Mimarlık ve sanat uzun süredir iç içe geçmiş iki disiplindir. Mısır ve Yunanistan'ın antik tapınaklarından New York City'nin çağıl gökdelenlerine kadar mimarlık daima sanatçıların yaratıcılıklarını ve vizyonlarını anlatım etmelerinin bir yolu olmuştur.
Bu yazıda mimarlık ve sanat arasındaki ilişkiyi ve bu iki disiplinin beraber emek harcayarak iyi mi kuvvetli ve anlamlı sanat eserleri yaratabileceğini inceleyeceğiz.
Mimarlık ve sanatın tarihini ve bu iki disiplinin zamanla birbirini iyi mi etkilediğini tartışarak başlayacağız. Ondan sonra mimarinin sanat içerikli fikirleri anlatım etmek için iyi mi kullanılabileceğini ve sanatın mimari deneyimi geliştirmek için iyi mi kullanılabileceğini keşfedeceğiz.
En son, yeni ve yenilikçi sanat eserleri yaratmak için beraber çalışan mimarlar ve sanatçıların yüz yüze olduğu birtakım zorlukları ve fırsatları tartışacağız.
Bu yazının mimarlık ve sanat arasındaki ilişkiyi anlamanıza ve bu iki disiplinin beraber emek harcayarak iyi mi kuvvetli ve anlamlı sanat eserleri yaratabileceğini anlamanıza destek olmasını umuyoruz.
Hususiyet | Mimarlık | Sanat | Tasavvur | Ihtiras | Görsel sanatlar |
---|---|---|---|---|---|
Tarif | Bina ve öteki yapıları tasarlama ve inşa etme sanatı ve bilimi | İnsanın yaratıcı becerisinin ve hayal gücünün ifadesi yahut uygulaması | Yapılacak bir şey için plan yahut çizimin oluşturulması | Kuvvetli bir heyecan yahut coşku duygusu | Fotoğraf, heykel ve mimarlık şeklinde güzel sanatlar |
Tarih | Mimarlık zamanı en eski medeniyetlere kadar uzanıyor | Sanatın zamanı Taş Dönemi'ne kadar uzanıyor | Tasarımın zamanı Endüstri Devrimi'ne kadar uzanıyor | Tutkunun zamanı insanlığın başlangıcına kadar uzanır | Görsel sanatların zamanı Paleolitik çağa kadar uzanmaktadır |
Meşhur Örnekler | Kolezyum, Tac Mahal, Eyfel Kulesi | Mona Lisa, Pietà, Davut | iPhone, Tesla Model S, Boeing 787 | Olimpiyatlar, Süper Kupa, Dünya Kupası | Louvre, Metropolitan Sanat Müzesi, Tate Çağıl |
Gelecek Trendler | Sürdürülebilir mimari, zeki binalar, 3D baskı | Sürükleyici sanat, artırılmış gerçeklik, sanal gerçeklik | Kullanıcı merkezli tasavvur, insan merkezli tasavvur | Romantik tasavvur, pozitif yönde psikoloji | Yeni medya sanatı, dijital sanat, etkileşimli sanat |
II. Mimarlık
Mimarlık zamanı, binlerce yılı kapsayan ve oldukça muhtelif kültür ve stilleri kapsayan uzun ve kompleks bir tarihtir. Neolitik çağın sıradan kerpiç evlerinden çağıl çağın yüksek gökdelenlerine kadar, mimarlık insan topluluğunda daima mühim bir rol oynamıştır.
Mimarinin en eski örnekleri, insanların kalıcı yerleşimler inşa etmeye başladığı Neolitik döneme kadar uzanır. Bu erken yapılar çoğu zaman kerpiç yahut taştan yapılırdı ve barınma, depolama ve yakarma şeklinde muhtelif amaçlar için kullanılırdı.
Medeniyetler geliştikçe, mimari de gelişti. Antik dünyada, Giza piramitleri ve Angkor Wat tapınakları şeklinde anıtsal mimarinin yükselişini görüyoruz. Bu yapılar, yöneticilerinin enerjisini ve prestijini yansıtmak için inşa edildi ve çoğunlukla dini amaçlar için kullanıldılar.
Orta Asır'da mimari, kiliseler ve katedraller şeklinde dini yapılar tarafınca domine ediliyordu. Bu yapılar çoğu zaman yükselen kemerleri ve nervürlü tonozlarıyla karakterize edilen Gotik tarzda inşa ediliyordu.
Rönesans, klasik mimariye olan ilginin tekrar canlanmasına şahit oldu ve bu, Barok ve Rokoko şeklinde bir takım yeni stilin gelişmesine yol açtı. Bu stiller, detaylı süslemeleri ve fer ve gölge kullanımıyla karakterize edildi.
19. yüzyılda mimari, yeni malzemelerin ve inşaat tekniklerinin geliştirilmesine neden olan Endüstri Devrimi'nden etkilendi. Bu zamanda çağıl kent yükselişe geçti ve bununla birlikte Art Nouveau ve Art Deco şeklinde yeni mimari tarzların ortaya çıkışına şahit oldu.
20. asır mimari stillerin devamlı evrimine şahit oldu ve ek olarak betonarme ve cam şeklinde yeni teknolojilerin yükselişine şahit oldu. Bu, gökdelenler ve havaalanı terminalleri şeklinde yeni bina tiplerinin geliştirilmesine yol açtı.
Günümüzde mimarlık küresel bir disiplindir ve kültür, iklim ve teknoloji şeklinde oldukça muhtelif faktörlerden etkilenir. Mimarlar devamlı olarak yeni malzemeler ve teknikler üstünde deneyler yapar ve daima yenilikçi ve esin verici binalar yaratmanın yeni yollarını ararlar.
III. Değişik Mimari Stilleri
Her biri kendine has özelliklere haiz birçok değişik mimari yoldam vardır. En yaygın stillerden bazıları şunlardır:
- Klasik mimari
- Gotik mimari
- Romanesk mimarisi
- Barok mimarisi
- Neoklasik mimari
- Çağıl mimari
- Postmodern mimari
- Çağıl mimari
Bu stillerin her biri kendine has özelliklere haizdir ve dünyanın dört bir tarafındaki muhtelif değişik binalarda bulunabilir. Mesela, klasik mimari çoğu zaman bakışımlı tasarımı ve sütun kullanımıyla karakterize edilirken, Gotik mimari sivri kemerleri ve yükselen kuleleriyle bilinir.
Muayyen bir bina için kullanılan mimari biçim, çoğu zaman inşa edilmiş olduğu devre, binanın konumu ve hangi amaçla inşa edilmiş olduğu şeklinde bir takım faktörden etkilenir.
Mesela, klasik mimari antik Yunan ve Roma dönemlerinde popülerdi, Gotik mimari ise Orta Asır'da popülerdi. Romanesk mimari çoğu zaman kiliselerde ve manastırlarda bulunurken, Barok mimari çoğu zaman saraylarda ve hükümet binalarında bulunur.
Mimari seçimi, bir binanın kullanıcıları tarafınca algılanma biçimi üstünde de mühim bir etkiye haiz olabilir. Mesela, klasik mimari çoğu zaman zarif ve soylu olarak görülürken, Gotik mimari çoğu zaman esrarengiz ve hayranlık uyandırıcı olarak görülür.
Değişik mimari stilleri, yaratıcılığı ve tutkuyu anlatım etmek için geniş bir ihtimal yelpazesi sunar. Mimarlar, değişik mimari stillerini anlayarak hem işlevsel bununla birlikte güzel binalar yaratabilirler.
IV. Meşhur Mimarlar
Tarihin en meşhur baş yapıcılarından bazıları şunlardır:
- Leonardo da Vinci
- Michelangelo
- Raphael
- Andrea Palladio
- Christopher Çalıkuşu
- Frank Lloyd Wright
- Le Corbusier
- Mies van der Rohe
- Zaha Hadid
Bu mimarların tüm bunlar mimarlık alanına mühim katkılarda bulunmuşlardır ve emek harcamaları dünya çapındaki mimarlara esin vermeye ve onları etkilemeye devam etmektedir.
V. Sürdürülebilir Mimarlık
Sürdürülebilir mimari, binaların çevresel tesirini en aza indirmeyi amaçlayan bir tasavvur yaklaşımıdır. Bu, yenilenebilir enerji kaynakları kullanma, su tüketimini azaltma ve geri dönüştürülmüş yahut sürdürülebilir kaynaklı malzemeler kullanma şeklinde muhtelif yöntemlerle yapılabilir.
Sürdürülebilir mimari, dünya iklim değişikliği ve kaynak tükenmesi zorluklarıyla yüz yüze kaldıkça giderek daha da mühim hale geliyor. Mimarlar, daha etraf dostu binalar tasarlayarak daha sürdürülebilir bir gelecek yaratmaya destek olabilir.
Sürdürülebilir mimarinin yararlarından bazıları şunlardır:
- Azaltılmış enerji tüketimi
- Azaltılmış su tüketimi
- Azaltılmış sera gazı emisyonları
- İyileştirilmiş iç hava kalitesi
- Artan konfor ve bereketlilik
Sürdürülebilir mimari hakkındaki daha çok data edinmek istiyorsanız, çevrimiçi olarak birçok kaynak mevcuttur. ABD Birleşik Devletleri Yeşil Bina Konseyi (USGBC), sürdürülebilir bina uygulamalarını destekleyen kar amacı gütmeyen bir kuruluştur. USGBC'nin Enerji ve Çevresel Tasarımda Liderlik (LEED) programı, yeşil binalar için bir sertifika sistemidir. USGBC internet sayfasını ziyaret ederek LEED hakkındaki daha çok data edinebilir ve bölgenizdeki sertifikalı binaları bulabilirsiniz.
Sürdürülebilir mimari hakkındaki data edinmek için bir öteki kaynak ise Sürdürülebilir Bina ve Tasavvur Koalisyonu'dur (SBDC). SBDC, sürdürülebilir bina uygulamaları için tahsil ve savunuculuk elde eden kar amacı gütmeyen bir kuruluştur. SBDC hakkındaki daha çok data edinebilir ve internet sayfalarını ziyaret ederek sürdürülebilir bina hakkındaki kaynaklar bulabilirsiniz.
VI. Mimarlık ve Etraf
Mimarlık ve etraf kompleks ve devamlı gelişen bir ilişkiye haizdir. Bir taraftan, mimarlık kirleten malzemelerin kullanması, büyük oranda enerji tüketen binaların yaratılması ve naturel hayat alanlarının tahribi yöntemiyle etraf üstünde negatif bir etkiye haiz olabilir. Öte taraftan, mimarlık sürdürülebilir ve enerji açısından bereketli binalar yaratarak ve şehirlerde yaşayan insanların hayat standardını iyileştirmeye destek olarak etraf üstünde iyi bir güç de olabilir.
Son yıllarda, mimarların daha sürdürülebilir ve çevreye daha azca zararı olan binalar tasarlamaları gerektiği hikayesinde artan bir farkındalık oluştu. Bu, yeni teknolojilerin ve malzemelerin yanı sıra tasarıma yönelik yeni yaklaşımların geliştirilmesine yol açtı.
Mimarinin çevreyi korumaya destek olabileceği en mühim yollardan biri enerji tüketimini azaltmaktır. Bu, enerji açısından bereketli malzemeler ve teknolojilerin kullanımıyla ve ek olarak enerji kullanımını en aza indirmek için binaların dikkatli bir halde tasarlanmasıyla yapılabilir.
Mesela, mimarlar naturel fer ve havalandırmadan faydalanan ve eylemsiz güneş ısıtma ve soğutma sistemleri kullanan binalar tasarlayabilirler. Ek olarak, düşük gömülü enerjiye haiz malzemeler seçebilirler, kısaca üretmek için oldukça fazla enerji kullanmamışlardır.
Enerji tüketimini azaltmanın yanı sıra, mimarlar sürdürülebilir malzemelerden yapılma binalar tasarlayarak çevreyi korumaya da destek olabilirler. Bu, yenilenebilir, geri dönüştürülebilir ve toksik olmayan malzemeler kullanmak anlama gelir.
Mesela, mimarlar tasarımlarında ahşap, bambu ve öteki naturel malzemeleri kullanabilirler. Ek olarak geri dönüştürülmüş malzemeler, mesela geri kazanılmış ahşap ve metal de kullanabilirler.
Sürdürülebilir ve enerji açısından bereketli binalar tasarlayarak mimarlar, inşa edilmiş çevrenin çevresel tesirini azaltmaya destek olabilir. Bu, hepimiz için daha sürdürülebilir bir gelecek yaratmaya destek olabilir.
VII. Mimarlık ve Topluluk
Mimarlık, yaratıldığı topluluğun değerlerini ve inançlarını yansıtan bir toplumsal sanat biçimidir. Bir binanın tasarımı, devletin gücü, dinin önemi yahut muayyen bir topluluğun değerleri hakkındaki bir bildiri iletebilir. Mesela, eski Mısır'ın muhteşem sarayları firavunların enerjisini ve otoritesini yansıtacak halde tasarlanmışken, Avrupa'nın ortaçağ katedralleri Hristiyan topluluğunun dini inançlarını anlatım etmek için inşa edilmiştir.
Çağıl zamanlarda, mimari toplumsal ve kültürel manzaramızı şekillendirmede mühim bir rol oynamaya devam ediyor. Evlerimizin, okullarımızın, iş yerlerimizin ve kamusal alanlarımızın tasarımı birbirimizle etkileşim kurma şeklimizi ve dünyamız hakkındaki hissetme şeklimizi etkileyebilir. Mesela, iyi tasarlanmış bir kamusal alan bir camia duygusu yaratabilir ve insanları bir araya gelmeye teşvik edebilirken, fena tasarlanmış bir alan insanların izole ve rahatsız hissetmesine niçin olabilir.
Mimarlık bununla birlikte sosyal değişiklik için kuvvetli bir araçtır. Mimarlar, kapsayıcı ve davetkar alanlar yaratarak daha adil ve eşitlikçi bir camia yaratmaya destek olabilir. Mesela, amme mesken projelerinin tasarımı sosyal engelleri yıkmaya ve bir camia duygusu yaratmaya destek olabilirken, okulların tasarımı her kesimden çocuğun tahsil neticelerini iyileştirmeye destek olabilir.
Mimarlık ve camia arasındaki ilişki karmaşıktır, sadece mimarlığın hayatlarımız üstünde derin bir etkiye haiz olabileceği açıktır. Mimarlığın enerjisini anlayarak daha güzel, daha işlevsel ve insan etkileşimine daha elverişli mekanlar yaratabiliriz.
Mimarlık ve Teknoloji
Mimarlık ve teknoloji daima sıkı sıkıya iç içe geçmiştir. İnsan medeniyetinin en eski günlerinden itibaren mimarlar, hem işlevsel bununla birlikte güzel binalar yaratmak için teknolojideki son olarak gelişimleri kullanmışlardır. Çağıl çağda, mimarlar daha sürdürülebilir, enerji açısından bereketli ve kullanıcı dostu binalar yaratmak için yeni malzemeler ve teknikler kullandıkça teknoloji mimaride daha da mühim bir rol oynamıştır.
Hızla gelişen teknolojinin mimariyi etkilemesinin en mühim yollarından biri yeni malzemelerin geliştirilmesidir. Geçmişte, mimarlar yöresel olarak bulunan malzemeleri kullanmakla sınırlıydı. Sadece, çağıl ulaşım ve üretimin ortaya çıkması, dünyanın her yerinden malzemelerin kullanılmasını olası kıldı ve bu da mimarlar için yepyeni bir olasılıklar dünyasının kapılarını açtı.
Mesela, 19. yüzyılda çelik ve camın geliştirilmesi, geleneksel malzemeler kullanılarak inşa edilmesi olanaksız olan gökdelenlerin inşa edilmesini olası kıldı. Benzer halde, 20. yüzyılda betonarmenin geliştirilmesi, geleneksel duvarcılık teknikleri kullanılarak inşa edilmesi olanaksız olan büyük, kompleks yapıların inşa edilmesini olası kıldı.
Yeni malzemelerin yanı sıra teknoloji, mimarların yeni inşaat tekniklerini kullanmasını da olası kılmıştır. Mesela, bilgisayar destekli tasavvur (CAD) yazılımının geliştirilmesi, mimarların binaları her zamankinden daha süratli ve doğru bir halde tasarlamasını olası kılmıştır. Benzer halde, 3D baskının geliştirilmesi, mimarların geleneksel yöntemlerle inşa edilmesi olanaksız olan kompleks, 3d yapılar yaratmasını olası kılmıştır.
Teknolojideki bütün bu gelişmeler mimari üstünde derin bir tesir yarattı ve bugün de mimarların binaları tasarlama ve inşa etme biçimlerinde mühim bir rol oynamaya devam ediyor.
IX. Mimarlık ve Gelecek
Mimarinin geleceği, teknolojik gelişmeler, toplumsal ve ekonomik eğilimler ve çevresel kaygılar şeklinde oldukça muhtelif faktörlerden etkilendiği için kompleks ve belgisiz bir mevzudur. Sadece, mimarinin geleceği üstünde mühim bir etkiye haiz olması olası bir takım temel meyil vardır, bunlar içinde şunlar yer alır:
- Mimarlıkta dijital teknolojilerin kullanımının artması
- Sürdürülebilirliğe ve çevresel sorumluluğa artan odaklanma
- Topluluğun değişen gereksinimleri ve yeni teknolojilerin yükselişi
Bu eğilimlerin mimarlığın uygulanma biçiminde bir takım değişikliğe yol açması muhtemeldir, bunlar içinde şunlar yer alır:
- Tasavvur sürecinde daha çok dijital enstruman ve değişen teknolojinin kullanılması
- Daha sürdürülebilir ve etraf dostu binaların geliştirilmesi
- Kullananların değişen gereksinimlerini karşılayabilen daha elastiki ve uyarlanabilir alanların yaratılması
Mimarlığın geleceği coşku verici ve gelecek yıllarda oldukça sayıda yeni ve yenilikçi gelişmeye sahne olması olası.
S: Mimarlık nelerdir?
A: Mimarlık, bina ve öteki yapıları tasarlama ve inşa etme sanatı ve bilimidir.
S: Mimarlık ile sanat arasındaki ayrım nelerdir?
A: Mimarlık çoğunlukla ergonomik bir sanat biçimi olarak görülürken, sanat daha anlatım edici olarak görülür. Sadece, bu iki disiplin yakından iç içedir ve birçok mimar bununla birlikte sanatçıdır.
S: Meşhur mimarlar hangileridir?
A: Meşhur mimarlar içinde Frank Lloyd Wright, Le Corbusier, Zaha Hadid ve Santiago Calatrava sayılabilir.
0 Yorum